BİLİM TOPLUM İLİŞKİSİ ve BİYOLOJİNİN DİĞER BİLİMLERLE İLİŞKİSİ

 BİLİM – TOPLUM İLİŞKİSİ

Bir toplumun sosyo-kültürel yapısı, beklentileri, bilime verdiği değer, inançları, ekonomik durumu gibi birçok faktör bilimin gelişmesinde etkilidir.

Çünkü bilim, bulunduğu toplumdan ve onun özelliklerinden etkilenen bir girişimdir. Bilim insanları yaşadıkları toplumun bir üyesi olduğundan kişilikleri, fikirleri ve ilgileri toplumun fikir, değer ve beklentilerini yansıtır. Bu durum da bilim insanlarının hangi araştırmaları yapacaklarını etkiler.

Bilimsel çalışmaları destekleyen kurum ve sivil toplum örgütlerinin hangi çalışmayı destekleyeceğinde toplumun inançları, fikirleri ve beklentileri etkili olur. Diğer taraftan bilimin ortaya koyduğu bilgiler toplumun anlayışını ve yaşantısını yakından etkiler

Bilimde ve biyolojide yapılan çalışmaları kötü ya da iyi olarak nitelendirmemiz mümkün değildir. Bilimin ortaya koyduğu bilgilerin insanlar tarafından nasıl ve hangi amaçlarla kullanılacağı bilimin kontrolü altında değildir. Son olarak unutulmamalıdır ki, ortaya çıktığından bugüne kadar bütün toplumlar ve kültürler bilime katkı sağlamıştır ve sağlamaya devam etmektedir.

a)      Biyoloji ve Biz (Biyolojinin günlük yaşama katkıları)

1.       Biyoteknolojik yöntemlerle daha kolay uygulanabilen, daha az yan etkisi olan aşılar ve hastalıklara karşı daha etkili ilaçlar üretilebilmektedir.

2.       Doku ve organ nakillerinde en büyük engel olan “doku uyuşmazlığı” sorunları aşılmaktadır. Gelecekte hayvanlardan insana doku ve organ nakilleri yapılabilecektir.

3.       Zararlılara karşı dayanıklı bitki türlerinin üretiminin yaygınlaşması ile kimyasal ilaç kullanımı ve buna bağlı çevre kirliliğinin azalmasına katkı sağlamaktadır.

4.       Tüp bebek gibi yöntemlerle çocuk sahibi olamayanlara çözüm üretilebilmektedir.

5.       Genetik şifrenin çözülmesiyle, kalıtsal hastalıklarda önemli ölçüde azalma gerçekleştirilmektedir.

6.       Besin değeri yüksek ve yeterli miktarda bitkisel ve hayvansal üretim sağlayabilme çalışmalarıyla dünyadaki açlık sorunlarının çözümüne katkıda bulunmaktadır.

7.       Soyu tükenmekte olan bitki ve hayvan türlerinin korunmasına yönelik çalışmalar yapılmaktadır.

8.       Yeni doğal enerji kaynakları üretilebilmektedir.

9.       Kirliliğe neden olan petrol, tarım ilaçları, deterjanlar ve nükleer atıklar gibi zararlı maddelerin zararsız hale getirilmesinde Biyoteknolojik yöntemlerle geliştirilen bakterilerin kullanımı yaygınlaşmaktadır.

10.   İçme sularının temizlenmesinde biyoteknolojik yöntemler kullanılmaktadır.

11.   Hidrobiyoloji ve su ürünleri ile ilgili araştırma ve üretim faaliyetlerinde,

12.   Sağlık hizmetleri veren kurum ve kuruluşlarda her türlü tıbbı analizin yapılmasında, tıbbi araştırma ve destek ünitelerinde

13.   Biyoteknolojik çalışma yapan kurum ve kuruluşlarda her türlü araştırma-geliştirme ve üretim faaliyetlerinde

14.   Eğitim sektöründe biyoloji veya fen bilgisi öğretmeni olarak, Tarım ve ormancılık alanlarında araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde

15.   Gıda kontrol laboratuarlarında

16.   Biyolojik ürünlerle ilgili standartların belirlenmesinde

b)     Çevre Sorunları ve Biyoloji (Hayatı tehdit eden sorunlarının çözümünde biyoloji)

1.       Deniz, göl ve sulak alanların kirlenmesini engellemeye çalışılmaktadır.

2.       Orman, meraların tahrip edilmesi ve erozyonu önlemek için çözümler geliştirilmektedir.

3.       Atmosfere salınan gazların neden olduğu küresel ısınma, sera etkisi gibi tehlikelerin azaltılmasına yönelik çalışmalar yapılmaktadır.

4.       Birçok canlı türünün ortadan kalkmasıyla biyoçeşitliliğin azalması ve doğal dengenin bozulması önlenmeye çalışılmaktadır.

5.       Hızlı nüfus artışı ve plansız kentleşmeden dolayı doğal kaynakların tahrip edilmesine karşı çözümler üretilmektedir.

6.       Biyolojik zenginlik olan kültür bitkilerinin ve hayvan ıslah çalışmalarının yapılmasına ve üretimin gereken şekilde arttırılmasına çalışılmaktadır.

7.       Erozyon ve çevre kirlenmesine bağlı göçler nedeniyle sosyal yapının bozulmasının önlenmesine çalışılmaktadır.

8.       Özel olarak çoğaltılmış bakteri, alg ve mantarlar endüstriyel ve evsel atıklarda bulunan civa, bakır, kobalt gibi ağır metallerin arındırılmasında kullanılmaktadır.

9.       ÇED (Çevre Etki Değerlendirmesi) raporlarının hazırlanmasında

10.   Milli parklar, Doğa Koruma, Yaban Hayatı Koruma ve Özel Çevre Koruma alanlarında

11.   Çevre koruma, kontrol ve ekolojik planlama ile ilgili alanlarda

12.   Arıtma tesislerinde

c)      Sağlık ve Biyoloji

1.       Rekombinant DNA teknolojisi ile bakterilerin, insülin hormonu, büyüme hormonu ve interferon gibi maddeleri üretmeleri sağlanmıştır. Bu sayede ilaçların neden olduğu yan etkiler ortadan kaldırılmıştır.

2.       Akraba evliliklerine bağlı ve diğer kalıtsal hastalıkların önüne geçmeye yönelik araştırmalar yapılmaktadır.

3.       Grip aşısı bulunmuştur. Bu sayede özellikle çocukların, yaşlıların ve bağışıklığı zayıf kişilerin mevsimsel değişikliklerden etkilenmeleri azaltılmıştır.

4.       Kızamık, çiçek, kabakulak, verem gibi birçok hastalığın aşısı bulunmuş ve bu hastalıklar çoğunlukla yok edilmiştir.

5.       Biyomedikal çalışma alanlarında

6.       İlaç ve hammaddelerin üretiminde, kalite kontrolünde, araştırma-geliştirme çalışmalarında kariyer yapma imkanları bulunmaktadır. 

d)     Biyoyakıtlar

Teknolojik araçların kullanımının yaygınlaşması insanların enerji kaynaklarına olan ihtiyacını artırmaktadır. İhtiyaç duyulan enerji ihtiyacının petrol ve kömür gibi fosil yakıtlardan elde edilmektedir. Bu da atmosferin kirlenmesine neden olmaktadır. Fosil yakıtlar yerine daha ekonomik ve çevreye duyarlı alternatif enerji kaynakları elde etme yönünde önemli çalışmalar yapılmaktadır. Son yıllarda biyoyakıtlar önemli bir alternatif enerji kaynağı olarak öne çıkmaktadır. Biyoyakıt, biyolojik (bitkisel ya da hayvansal) kaynaklardan elde edilen bir yakıttır. Biyoyakıtlar son yıllarda otomobil motorlarında yakıt ham maddesi olarak kullanılmakta ve petrol karşısındaki ekonomik özelliği ile birçok ülke tarafından tercih edilmektedir.

e)      Adli Uygulamalar

Tükürük, ter, kan, deri döküntüsü gibi dokulardan suçluların kimlik tespiti yapılmaktadır.

Tek yumurta ikizleri hariç her bireyin DNA dizisi kişiye özgü (DNA parmak izi) olduğu için suçlu birey moleküler biyoloji teknikleri ile kolaylıkla belirlenebilir. Sadece bir damla kan, idrar, tükürük, bir doku parçası, bir adet kıl veya saç teli gibi DNA bulunduran biyolojik bir örnek kişinin genetik kimliğini belirlemek için yeterlidir. DNA analizinin bize sunduğu imkânlar, artık suçluları bulmanın ötesinde babalık ve annelik testleri gibi çocuğun ebeveynlerini belirlemede kullanılan bir yöntem hâline gelmiştir. 

Kriminoloji laboratuarlarında ve Adli Tıpla ilgili alanlarda biyolojik kanıtkar kullanılmaktadır.

 

BİYOLOJİNİN DİĞER BİLİMLERLE İLİŞKİSİ

biyoloji ve diğer bilimler

 

Bu yazının kalıcı bağlantısı https://www.biyolojidersim.com/bilim-toplum-iliskisi-ve-biyolojinin-diger-bilimlerle-iliskisi/

Görüş ve eleştirilerinize en kısa zamanda cevap verilecektir.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Copy Protected by Chetan's WP-Copyprotect.